SOSYAL DÖNÜŞÜM

jiroe-b9kh72kOcdM-unsplash

Kendi bedeniniz içinde rahat edebilmek için bedeninizi dönüştürme kararı yürek ister ve
cesaretsizlere göre değildir. Bazı trans/binary olmayan (non-binary (NB)) kişiler, tüm acıya
ve iyileşme sürecine rağmen tıbbi geçişi seçerler. Kurumsal medyanın bizi inandırmasına
rağmen, bu uzun ve zor bir prosedür.  Bu makalede bu sosyal dönüşümden bahsedeceğim.


Sosyal dönüşüm süreci, geçişin sosyal, kozmetik ve yasal değişiklikleri içeren yönlerini ifade
eder. Sosyal geçiş, bir kişinin gerçek kimliğine uyan veya ona benzeyen bir cinsiyet kimliği
ifadesine geçmesi için tamamen geçerli bir yoldur. Bu sürecin parçası olan başlıca dört unsur;

  • Görünümdeki değişiklikler
  • İsim değişikliği
  • Umumi tuvaletlerin kullanımındaki değişiklikler
  • Zamir değişikliği


GÖRÜNÜMDEKİ DEĞİŞİKLİKLER

Bir trans/NB bireyi sosyal geçiş sürecine girerken, görünümleri önemli ölçüde değişebilir.
Bu, belirli bir süre içinde veya aniden olabilir, ancak kuşkusuz uzun ve meşakkatli bir
dönemdir.

Bazıları için, bu tür değişikliklerden önce, eşlik ettiği cisgender’dan (toplumsal cinsiyeti
(gender’ı) ile biyolojik cinsiyeti aynı olan kişiler) geçiş süreci söz konusu olabilir. Bu
değişiklikler saç stilinde, kıyafet seçimlerinde, aksesuarlarda ve makyaj kullanımında
belirginleşebilir. Pek çoğu, içlerinde nasıl hissettiklerinin görünüşlerine yansıdığını görmeye
başladıklarında, cinsiyet öforisi olarak bilinen bu değişikliklerle büyük bir rahatlama ve
hoşnutluk hissi yaşarlar.

Ancak, çoğu zaman gözden kaçan şey, bu süreçte  trans/NB bireyin duygusal ve fiziksel
olarak savunmasız olduğudur. Yakınlarının desteğinin ve güvenli çevrenin öneminin artırdığı
yer burasıdır. Toplumun yoğun bakışları ve incelemeleri,  özellikle ülkemizde,  bu süreci ve
seçimi zorlaştırabilir.

Cinsiyet disforisinin kaygısı, acısı ve rahatsızlığı genellikle trans/NB’ bireyi bu değişiklik
sürecinde bir hayli zorlar. Bu içsel çatışma, içselleştirilmiş homofobi ve transfobi nedeniyle
birçok trans/NB bireyin yüksek düzeyde korku ve utanç yaşamasına neden olabilir. Trans/NB
bireyinin bu dönemde büyük bir desteğe ihtiyacı vardır. Bu süreçte size yardımcı olması için
bilgili bir LGBTQ terapistine sahip olmak çok önemli olabilir. Dış görünümdeki değişiklikler
fiziksel güvenliği de tehlikeye atabilir ve bu maruz kalma, duygusal sıkıntı ve zihinsel sağlık
sorunlarına sebep olabilir.

Bu dönüşüm süreci kimisi için aylar, kimisi için yıllar, kimisi içinse on yıllar sürebilir.
Sonunda, toplumun varsaydığı cinsiyetinden, gerçek cinsiyet kimliğine uyum sağlamak için
yavaş yavaş ikili olmayan bir ifadeye (non-binary) veya çoğu zaman diğer cinsiyetin ikili
ifadesine (binary) dönüşür.

İSİM DEĞİŞİKLİĞİ

Her zaman olmasa da çoğu zaman, trans/NB bireyler doğum adlarının yeni bir adını veya
varyasyonunu benimserler. Bu son derece kişisel bir süreçtir ve trans/NB bireylerinin artık
dünyaya kendi seçtikleri farklı bir isimle hitap edilmek istediklerini duyurmaları büyük
cesaret ister.

Toplumun gözünde, bu cesur istek çeşitli tepkilere sebep olabilir. Bazıları isim seçiminizi
kutlayacak, diğerleri ne yazık ki doğum adını bir önyargı eylemi olarak silahlanır. Çoğu,
hatırlamak için gerçekten çok uğraşır ve ara sıra gerçekten kaybolabilir, ki bu yeni olduğunda
anlaşılabilir. Bazıları size hitap etmek için her iki adı da kullanmayı reddedebilir.

Toplumumuz insanların seçtiği isimleri bir geçiş ayini olarak onurlandırsa ne güzel olur değil
mi? Böylece doğum isimlerimizin evrimleştiğimiz kimliklere uyup uymadığına karar
verebiliriz. Trans/NB bireyler kim olduğumuza uyan bir isim bulma sürecinde veya başka
evrimleşme hikayelerimizde bize örnek teşkil ederler. Bu süreçten toplum olarak ne
öğrenebileceğimizi ve ister cis ister trans/NB birey olsun tüm insanların bundan nasıl
yararlanabileceğini düşünmek bana heyecan veriyor.

UMUMİ TUVALETLERİN KULLANIMINDAKİ DEĞİŞİKLİKLER

Umumi tuvaletlerin ve diğer toplumsal cinsiyete dayalı sosyal alanların kullanımı,
heteroseksüel toplumda çok tartışmalı bir konudur ve çok fazla tepki ve tartışma yaratır.
Halbuki, Trans/NB insanlar cinsiyet kimlikleriyle uyumlu umumi tuvaletleri çok az veya hiç
sorun teşkil etmeden kullandıkları için bu durum bana tuhaf geliyor.
Dünyada olumlu örnekleri fazlasıyla görmek mümkünken Türkiye’de bu uygulamanın
yayılması zaman alacak gibi görünüyor. Boğaziçi Üniversitesinde doktora yaparken
karşılaştığım cinsiyetsiz tuvalet uygulaması, İngiltere’de gördüğüm kadar yaygın değil. Belki
Amerika’da “You Can Pee Next to Me” ( yanımda işeyebilirsin) kampanyası gibi
toplum önündeki ünlü kişiler tarafından gündeme getirilmesi büyük bir fark yaratabilir. 
Herkesi cinsiyet kimliğine en uygun olanı kullanmaya teşvik eden tuvalet tabelaları bir gün
heryerde göreceğimiz türden tabelalar olacak.

ZAMİR DEĞİŞİKLİĞİ

Zamir değişikliği bir çok farklı dilde söz konusu olurken Türkçede ‘o’ zamirinin cinsiyetsiz
olması zamir değişikliğini kolaylaştırıyor. Tabiki kadın, bayan, erkek, kız, oğlan gibi
terimlerle ilgili tartışmalar ve bilgilendirme süreci devam ediyor ancak bu başka bir
makalenin konusu olsun.

Eski Türkçede gramatik cinsiyet olmaması günümüz Türkçesine avantaj sağlayarak bu geçiş
sürecince yardımcı olacak.

Daha bir çok sosyal değişim unsuru, her bir bireyin biricik değişim ve uyum süreci bu yazının
konusu olabilir.  Edindiğimiz bilgilerle ve hikayelerimizle güvenli ve anlayışlı bir topluma
evrilebileceğimize olan inancımı koruyorum.  Umut olmadan bana bu yazıları yazdırabilecek
bir sebep bulamazdım.

Bu süreci yaşayan bir sevdiğiniz, aile üyeniz, arkadaşınız, meslektaşınız veya hatta bir
patronunuz varsa, lütfen bu yazıyı hatırlayın ve nazik olun, müttefik olun. Dünyada fark
yaratabilirsiniz. Bu süreçten geçen bir trans/NB kişiyseniz, LGBTIQ+ konusunda bilgili bir
terapist arayın,  kendinize özen gösterin ve deneyimlerinizi güvenli alanlarda paylaşın ve
işleyin.

Sinem Solak

Kategoriler:Genel
Yorum Yap